

Saldırganlık içgüdüseldir. Doğuştan gelir. Her çocuk saldırganlığa eğilimli doğar. Ancak saldırgan çocuk zarar verdiği için istenmez.
İnsan ve hayvanda ortak olan bir duygudur. Ancak insanlar saldırganlık eğilimini kontrol edebilir. Çünkü düşünme güdüleri gelişmiştir.
Saldırganlık sadece fizyolojik bir tepki değildir. Özellikle heyecan duygusunun artması ile karmaşık halde ortaya çıkan bir olaydır.
SALDIRGAN DAVRANIŞLAR NELERDİR?
-
Sözel saldırganlık; küfür, bağırma, iğneleyici söz, kışkırtma… vb.
-
Fiziksel saldırganlık; vurma, kırma, tekmeleme, ısırma…vb. (Ayrıca 1957’de Sears, fırlatma ve atma gibi davranışları saldırganlık olarak kabul etmiştir.)
-
Fikirsel saldırganlık; bir bireyin kendi düşüncelerini, fikirlerini, ilgilerini zıt fikirlere rağmen kabul ettirmeye çalışmasıdır.
-
Sosyal saldırganlık; herhangi bir sosyal grupta üstünlük elde etme eğilimidir.
-
Davranışsal saldırganlık; bireyin enerjik, aktif olarak öne atılma şeklinde ortaya çıkan davranışlarıdır.
SALDIRGAN BİREYİN ÖZELLİKLERİ
-
Düşmanlık ve nefret duygusu ağır basar. Bunun gibi olumsuz duyguları kişide gerilim oluşturur. Eğer gerilim boşaltılmazsa psikosomatik rahatsızlıklar ya da gerginliğin devamına neden olur.
-
Çevresi ile uyumlu ilişkiler kuramaz. İlişkisi varsa da gergin ve sürtüşmelidir.
-
Her zaman patlamaya hazırdır.
-
Kuralları çiğnemeye yatkındır.
-
Otoriteye karşı gelmeye eğilimlidir.
-
Engellenmeler karşısındaki tepkileri oldukça ölçüsüzdür ve durumla orantısızdır.
-
Öfkesini yenemez.
-
Kendini hep haklı çıkarma eğilimindedir.
-
Cezalardan etkilenmez.
-
Güvensiz ve öz-saygısı düşüktür.
-
Saldırganlık davranışı ile çevredekilere güçlü olduğunu inandırmaya çalışır.
YETİŞKİNLERDEKİ SALDIRGANLIK
-
Yapıcı saldırganlık: Birey kendisi için söz konusu olan engelleri yenmeye çalışır. Bunu yaparken yasa, kural ve toplumun kabul ettiği geleneklere uygun davranır.
-
Yıkıcı saldırganlık: Düşmanlık ve öç amla ile bir arada olan, bireyin hem kendisi, hem de karşısındaki için yıkıcı olan saldırganlıktır. Nefret duyguları vardır.
ÇOCUKLARDAKİ SALDIRGANLIK
Ailenin düzgün müdahalesi sonrasında 3 yaşa kadar devam eden saldırganlık eğilimi normaldir. Ailenin yönlendirmesi ve eğitim ile, 3-7 yaş arası çocuk saldırganlığını kontrol edebilir. Bu süreç içerisinde 4 yaşındaki çocuk tartışmaya daha az eğilimlidir. 8-9 yaşında ailenin eğitimi ile iyi kontrol kazanmışsa kısa tartışmalar yaşanır. Genel olarak 10 yaşındaki çocukların % 1’inde saldırganlığa rastlanır.
-
İçe-dönük saldırganlık: Bazı geçici uyum bozukluklarına eşlik eden ikinci bir uyum bozukluğudur. Tırnak yeme, saç koparma, kendini ısırma gibi bireyin kendine yönelik saldırganlığı söz konusudur.
-
Dışa-dönük saldırganlık: Çevresine ve arkadaşlarına karşı vurucu, kırıcı olma, eşyalara veya başkalarına zarar verme, vurma, dövme, eziyet etme, kavga etme görülür. Eğer başkalarına veya bir şeye zarar verirken engellenirse kendini yerden yere atar, tepinir.
SALDIRGANLIK NEDENLERİ
-
Korunma ihtiyacı: Kişinin kendisini koruma ihtiyacının soncunda oluşur. Organizma bir tehlike hissetmiştir. Bu nedenle saldırganlık bazı yerlerde olmalıdır. Fakat kişi kendisine veya başkalarına zarar veriyorsa uyumsuzluk yaratacağı için kontrol altına alınmalıdır.
-
Gereksinimlerin engellenmesi: Bu engellerden kurtulmak için saldırganlık oluşur.
-
Model alma: Çevredeki örneklerin sorun çözme yolunu rol model alır. (Bandura’nın yaptığı araştırmaya göre saldırganlık öğrenilmiştir. Yaptığı deneydeki çocukları üç gruba ayırmıştır. İlk gruba; içi doldurulmuş bir oyuncak bebeğe çocukların yaptığı saldırgan davranışlar izlettirir. İkinci grup; oyuncak bebeğe yapılan saldırgan davranışı görmez. Üçüncü grup; yetişkinlerin bebeğe yaptığı saldırgan davranışı izler. Daha sonra bu üç gruptaki çocuklar, videodaki oyuncak bebeğe benzer bir bebekle aynı odada yalnız bırakılır. Saldırgan davranış izlettirilen çocuklar, aynı saldırgan davranışı sergilerler. Fakat ikinci gruptaki çocuklar saldırgan tepki göstermezler.)
-
Çocuklukta yaşanılan bedensel cezalar. (dayak…vb.)
-
Korku
-
Ebeveyn davranışları: Çocuklukta sevgi, şefkat ve güvenden yoksun büyüme. Ebeveynin kendine güveni olmaması, kendine ve çocuğa saygı duymaması, tutarsız davranması. Çocukta anne rolünün yetersiz ve silik olması. Gereksiz yere çocuğun davranışlarının engellenmesi. Çocukla alay eden, davranışlarını ve isteklerini eleştiren anne-baba tutumları.
-
Psikotik birey: Aşırı saldırganlık varsa, diğer tüm nedenler araştırıldıktan sonra bir şey bulunamazsa nedeni, bireyin psikotik olması olabilir.
SALDIRGANLIK NESNELERİ
-
2-3 yaş çocuğu kendini ifade edemediği için ya da otoritenin fazla baskıcı olması durumunda saldırganlığı kendine yöneltir.
-
Anaokulunda saldırganlık objelere eşyalara yöneliktir.
-
İlkokulda saldırganlık insanlara yöneliktir.
SALDIRGANLIK TEDAVİSİ
-
DÖNÜŞÜM: Saldırganlık yok edilemez. Ancak yapıcı bir biçime dönüştürülebilir.
-
BAŞKA ALANA YÖNLENDİRİLİR: Saldırganlığın kısıtlandığı her ortam gerginliğe neden olur. Bu nedenle engellenmemeli, başka alana yönlendirilmesi ve böylece bu duyguyu dizginleyerek kontrol etmesi sağlanmalıdır. Saldırganlık duygusu engellenen birey, psikosomatik rahatsızlık yaşar. Çocuklarda ise otorite figürü yokken saldırganlık görülür.
-
SALDIRGANLIK GEÇTİĞİNDE AÇIKLAMA YAPILIR: Saldırganlık davranışı ortaya çıktığında değil, farklı bir zamanda bu davranış üzerinde durulmalıdır ve bireyin farkındalığı arttırılmalı. Kişi o anda bunu anlayamaz.
-
MODEL OLUN: Saldırganlık öğrenilen bir davranış olduğu için, her durumda sakin model olunmalıdır.
-
DUYARSIZ KALMAYIN: Gerek çocuk, gerekse yetişkin olsun, bu davranışa duyarsız kalınmamalı, gerekli önlemler alınmalıdır.
-
DEDİKLERİNİ YAPMAYIN: Saldırgan kişinin dediklerini yapmak, bu davranışı pekiştirecektir. Bu nedenle saldırgan olduğunda dedikleri yapılmamalıdır.
-
SORUMLULUK VE ETKİNLİK: Bireyin yaşam kalitesini arttıracak çalışmalara katılması, yapabileceği sorumlulukların verilmesi kendine güveni arttıracaktır. Çocuklara ev içi sorumluluklar verilip, günlük bazı etkinlikler yaptırılabilir.
-
KIYASLANMA VE REKABETTEN UZAK DURUN: Özellikle çocukların kıyaslanmaması ve rekabetçi bir ortam oluşturulmaması gerekir. Yetişkin bireylerde bu durumlardan uzak kalmalıdır.
-
GEREKSİNİMLERİN KARŞILANMASI: Yaşına bakmadan her bireyin gereksinimleri zamanında karşılanmalıdır. Yetişkin kendi ihtiyaçlarının farkına vardırılıp, bunları karşılamak yolunda teşvik edilmelidir.
-
ŞİDDETLİ İÇERİK İZLENMEMELİ: Çocuklara şiddet içeren yayınlar izlettirilmemeli. Yetişkin birey de izlememeli.
-
MUTLULUĞU-HUZURU ARTTIRIN: Bireyin olumlu duygusal deneyimleri arttırılmalı.
-
FİZİKSEL ENERJİNİN BOŞALTILMASI: Saldırganlık enerjisi fiziksel egzersizle boşaltılabilir.
-
ÇEVRE DEĞİŞİKLİĞİ: Ev ortamını veya okul ortamını değiştirmek. Bireyin saldırgan tavırlar gösterdiği yerlerden uzaklaşması gerekir.
-
DESTEK SAĞLANMASI: Yetişkin bireylerde veya çocuklarda bir destek sisteminin oluşturulması. Saldırgan dürtülerini kontrol etmesini sağlayacak bir arkadaş, koç veya çocuklarda bir yetişkin bu rolü üstlenebilir. Çocuk o yetişkin ile oyun oynamalı daha çok vakit geçirmelidir.
-
SAVUNMALARI YIKMAK: Bireyin saldırgan davranışını başkasına yıkmak istediğinde, bu savunmaları yıkmak gerekir. “Bağırdım çünkü bunu hak etti” diyorsa bu durum onaylanmamalı. Kendini kontrol sorununu başkasına yıkması kabul edilemez bir şey olduğu anlatılmalı. Aksi takdirde sorunun sorumluluğunu almayacaktır ve kendisini haklı gördüğü durumda saldırganlık devam edecektir.
SALDIRGANLIĞIN TEDAVİSİNDE EĞİTİMSEL TEKNİKLER
1-SOSYAL BECERİ ÖĞRETME
ATILGANLIK EĞİTİMİ: Çocuğun hakkını koruması ve kendini doğru bir şekilde ifade etmesi için eğitim verilir. Bunu yaparken vurup kırmadan, bağırmadan, girişimcilik kazanır. Örneğin kalemini izinsiz alan çocuğa vurmak verine ona ne söyleyebileceğinin öğretilmesi.
EMPATİ EĞİTİMİ: Bu beceri bazılarında doğal olarak vardır. Bazıları ise öğrenmelidir. Çocuk saldırgan tepki gösterdiğinde karşı tarafın neler hissetmiş olabileceğini anlaması için bazı çalışmalar yapılır.
PROBLEM-ÇATIŞMA ÇÖZME EĞİTİMİ: Sorunu kavga ile çözmeye çalışması yerine, saldırganlığa başvurmadan bu çatışmasını nasıl çözeceği anlatılır. Problem çözme teknikleri öğretilir.
EBEVEYN EĞİTİMİ
-
Anne-baba çocuğun önünde tartışmamalı. Sorunlarını yapıcı yoldan nasıl çözdüklerini rol model olarak göstermeli.
-
Tutarlı bir disiplin uygulanmalı. Eğer anne-babanın tepkisine karşı bir saldırganlık varsa bu durum düzelecektir.
-
Saldırgan davranış hoş görülmemeli, göz yumulmamalı, mutlaka engellenmeli. Neyin yapılmaması gerektiği açık bir şekilde anlatılmalı.
-
Otorite figürü sağlanmalı. Psikanalitik yaklaşıma göre; özellikle erkek çocuklarda otorite figürü yoksa ve evde kadın egemenliği varsa, saldırgan davranış gösterme daha fazla olabilir. Bu durumda bir erkek modelden yardım alınmalı.
-
Asla fiziksel bir ceza kullanılmamalı. Bazı şeylerden mahrum bırakma veya oyun, dışarı çıkmak vb. etkinliklerle bir mola verip (time-out) sakinleşmesini sağlamak gerekir.
Time-out: Çocuğun saldırgan davranışı bitene kadar başka bir ortamda durmasını sağlama (odası veya dışarı çıkması…vb) Tepinip ağlaması bittikten sonra yanınıza gelebileceğini söyleyin. bu arada sakinleşmek için başka şeyler yapabilir. Bu süre bitene kadar çocuk yalnız kalmalı ve kimse onunla konuşmamalıdır. Bu şekilde kendisini kontrol etmeyi kendi başına öğrenecektir. Tutarlı bir şekilde devam edilirse bu süre gitgide kısalacaktır.
2-PAYLAŞ-UZAKLAŞ-PAYLAŞ TEKNİĞİ
Önce durumu veya olayı paylaşması istenir. Sonra başka bir şeyle ilgilenmesi başka bir etkinlik yapmasına teşvik edilir. Sakinleşince gelip ne yaşadığını yeniden paylaşması istenir.
3-İSTENEN DAVRANIŞI PEKİŞTİRME- ÖDÜL YÖNTEMİ
Bunun için bir çizelge oluşturulur ve ödül listesi hazırlanır. Saldırgan davranış yerine yapılacaklar listeye yazılır. Bu davranışlar sergilendiğinde çizelgeye işaret konulur. Çocuklarda süre belirlenebilir. Örneğin: “1 saat içerisinde olumlu davranış sergilersen bir yıldız alacaksın. 10 yıldızın olursa seninle şunu yapacağız veya şunu oynayacağız.” Denilir. Çizelge takibi çok önemlidir. 1 hafta düzenli takip edilmelidir. Bu süreçte farkındalık oluşturulması için yıldız çocuğa çizdirilir ve takibi kendisinin yapması teşvik edilir. Saldırgan davranış sergilerse yıldız verilmez. Tabloya işaret konulmaz. Sakinleşince sorun konuşulur. Saldırganlık yerine neler yapabileceği konuşulur. Yetişkinler ve çocuklar için hazırlanan bu çizelgenin amacı; kişinin saldırganlığını kontrol etmesini öğrenmesini sağlamaktır.
4-KENDİ KENDİNE KONUŞMA YÖNTEMİ
Bireyin kendi saldırganlığını kendisinin ketlemesi için, başkalarına saldırmak istediğinde içinden konuşması istenir. Kendisine direktifler verebilir. Örneğin:
“İçinden 10’a kadar say.”
“Kendi kendine telkin: Olumlama cümlesini tekrar et veya Dua et.”
“Hangi davranış içinden geliyorsa onu yapmak yerine konuş.”
“Bu davranışa geçmeden önce bunun sonucunu düşün.”
“Bulunduğun ortamdan uzaklaş ve eğer saldırsaydın ne olurdu düşün.”
5-SOSYAL DEĞERLERİN GELİŞTİRİLMESİ
Daha önceki bir saldırı anının bireye hatırlatılması ve karşıt bir anının düşündürülmesi şeklinde sonuçlanır. Bu şekilde ifade etmesi ile alternatif duygular hissettirilmesi sağlanır.
6-SALDIRGANLIK ÜZERİNDE KONUŞMA
Kişiye saldırgan bir kişinin videosu izlettirir. Daha sonra bunun üzerinde konuşulur. Yorum yapması ve fikrini söylemesi istenir.
7-ALTERNATİF ETKİNLİKLER- KATARTİK YÖNTEM
Psikanalitik kurama göre; bireyin boşaltamadığı saldırganlık dürtüsünü sembolik bir şekilde boşaltmasına katartik yöntem denilir. Kızgınlıktan kurtulmanın alternatif yolları öğretilir. Çocuklarda oyun terapisi ile bu duygu ifade edilir. Yetişkinlerde drama, kum terapisi kullanılabilir. Farklı yöntemlerde olabilir:
Vurma davranışı için: kızdığında tahtaya çivi çakma
Sıkma için: hamur, çamur oynama
Tekmeleme için: futbol oynama
Bu sayede bireyde katartik rahatlama oluşur.